İnsanoğlu & Notlar

-

İnsanoğlunun yegane bilgisinin aslında hiç birşey bilmediğinin farkındalığıyla, ne bilirse bilsin, mutlak surette bilmediği şeylerin cehaletinde kalacaktır ki önemli olanın okumak ve bilmekten ziyade onu hayatına ne kadar tatbik kabiliyeti geliştirip, çevresine ne kadar ışık verebildiğidir!… 

Eh tabi ki herkesin ışık olması apayrı bir konudur.

İnsanın insan olabilmesi ve kalabilmesi için sevgiyle yaratılanın sevgi üzerine sağlam duruşuna bağlıdır!

Sevmenin ne manaya geldiğini bilmeyenden ve sevmeyi beceremeyenden hiçbir şey bekleyemezsiniz!…

İnsan ruh eşini arayıp bulabilmesi için önce kendini sevmesi ve ruh güzelliğine erişmesi gerekecektir!…

İnsan olarak yaşamayı becerebilirsek herşeyin yerli yerinde ve zamanında gerçekleştiğini hissedebiliriz!… Bunun için çok değil birazcık kendimiz olmayı ( sahte ve taklit hayatlardan uzaklaşmak ) denemekle başlanabilir.

Yürekteki her bir yarayı inançla tedavi edebiliriz sadece!…

Aynadaki yansımanın kendisinin olduğunu anlamak için mutlak kırk fırın ekmeği önce hak etmesi gereklidir.

Akıllı insan düşündüğü her şeyi söylemez ama her söylediğni düşünmelidir.

 “İnsan olmak için doğduk” bu öğrenilecek ve uygulanmadan bir anlam ifade etmeyen bir yolculuk. En son kaleme aldığım konu: insan’a insan olduğunu hatırlatan somut bir olgu olan; ölüm.

Bu fikir;

 2>1 formülünde olduğu gibi çoğunluğun normu normal kabul edilse dahi

1>10 olabilir gerçeğini yok hükmünde sayamayacağı ve bu normali oluşturan çoğunluğun fikrinin yanlış olma ihtimalini ortadan kaldırmaz.

Doğru tektir, doğruyu anlatmanının yolu çoktur.

Çoğunluğun fikrinin tek olması doğru olduğunu kanıtlamaz ve doğal değildir.

Yorumlar

Yorum Gönder

Bu blogdaki popüler yayınlar

İnsanlık Namına

-
  Peygamber Efendimiz;   " Mü'min  mü'minin aynasıdır."  Hiç  kendimizi aynaya bakarken bulduk mu? Bakmak nedir? Görmek nedir ? Bakış açımız hangi zaviyeden olmalıdır? Aidiyet nedir? Doğru nedir? Bu doğru kimin doğrusudur? Asıl varılması arzu edilen herkesin kendi doğrusunun olması ve bu doğruluğununda karşısındaki insanların doğruluğunda ne kadar insanlık adına ortak bir bağ kurulabiliyor ki doğrunun ve insanlığın ortak doğrusunun bu meyanda benimsenmesi ve insanlığın yaşanması ve yaşatılması için “ ayna “  olunabiliyor mu? Acaba  nimet olarak verilen bütün insan-i donanımların doğru ve güzel için kullanmanın  asıl ve asil şekilde şükrünü eda etmek olarak düşünülebilir mi? İnsan olma vasfı diğer canlılardan farkı düşünebilme ve kendinin başkasındaki yansımasını ve kendinin karşısındakine yansımasını insani olarak akıl ve kalp donanımlarını doğru çalışma ve kullanmasıyla insanlığını yaşaması ve yaşatabilmek için maddi ve manevi bir bütünlük sağlayabilmesidir.
Devamı

Aşk & İnsan

-
Aslında orada hali hazırda olan bişeylerin var olmasından korkma veyahut gözlerini eliyle kapatıp görmek istenmesede diğer duyularla algılanan bir gerçek olmaktan başka bir şey olmuyor!!! Korkunun ecele faydası olmadığı bilindiğine göre; ecelin gerçekliğiyle ona yaklaşıldığında veya geldiği anda hazır olmak belki o korkuyu hafifletebilir!.. Korku bilmemekle alakalı oluyor ve insan nefsinin hoşuna gideni de alışkanlık edinmekten geri kalmıyor. Yani bilsede sonunda ki tehlikeyi anlık hazzın kurbanı oluyor. Yaşanması muhtemel bir aşkın,  Manasız bir kısır döngü girdabına atılarak yaşanılamayan aşkın ızdarabında kalıyor.  Aşksızlık; ruhsal çöküntüden başka birşey olamaz diye düşünmekten gayrısı dilimden dökülemez ki yaşamın ve canlılığın tamamı aşktır. Bunu anlamayanın hali okyanustaki balık misali gibidir. “ Aşk ; Yaratanı bilebildiğince ruhsal yaklaşım olarak hiçliğe ermek ve bedenen ( bilinçli olma haliyle ) var olmaktır!…”
Devamı